21 Eylül 2011 Çarşamba

AL RESMİNİ VER RESMİMİ

Aslında tek bir sevgilim olsun isterdim yani tek bir sevgilim olsun derken aynı anda iki üç sevgiliyi idare ediyormuşum gibi anlaşılmasın. İlk çıktığımla evlenip onunla ömrümü geçirmekten bahsediyorum.

Hayatımın tümü O’nunla başlayıp O’nunla bitsin isterdim ama ne yazık ki, birçoğumuzda olduğu gibi benim de ilk sevgilimin üzerinden yeller esti. Al resmini, ver resmimi deyip bitti.(Bu yazıyı yazarken bu cümlenin geçtiği bir şarkıyı

16 Eylül 2011 Cuma

KARABASAN

Yine perdemi kapatmıştım sokak lambasından odama süzülen ışığı önlemek için. Her zamanki gibiydi dün akşamda uyumak için yatağa girişim. Odam karanlık ve ürperticiydi. Gecenin sessizliği hiçbir mânâ ifade etmiyordu, anlamsız bir sessizlikti yani. Kalbimi sıkıştıran kasvet ve huzursuzluğum etrafta kimse olmamasına rağmen sanki odamda yalnız değilim hissini veriyordu ama tüm bunlara rağmen uykuya yenik düşmüş her zamanki gibi yastığa ramak kala uykuya dalıvermiştim.


Uyuyordum... Ama içimin huzursuzluğu uyandırmıştı beni ve öylece bekliyordum tekrar uyuyup, kalkmam gereken saate kadar uyuyabilmek için. Birden gariplik hissetmeye başladım. Vücudumdaki bütün tüyler ürpermiş hatta ve hatta saçlarım bile dikilmişti. 

15 Eylül 2011 Perşembe

ÖLMEDEN ÖNCE YAPMAK İSTEDİKLERİM

Bu aslında bir mimin konusu ama ben bu yazıyı bir arkadaşımın (Uğur Böceği)  isteği üzerine yazıyorum. Konu “ölmeden önce en çok yapmak istedikleriniz?”. 

Sonsuz olan insan isteklerinin bu dünyada ne kadarı gerçekleşir bilinmez ama şöyle bir düşünüyorum da benim isteklerim epey var. Öncelikle biz insanların gözü doymak bilmiyor. Arzular şelale... Hep bir fazlasını, hep daha iyisini istiyoruz. Benim isteklerimin de çok oluşu bu yazıyı yazmama mâni olmuştu ama dediğim gibi arkadaşımın isteği üzerine yazmaya karar verdim. Aslında bu mimi oluşturan arkadaşım bu başlığı atarken konunun çok geniş olması sebebiyle şunu eklemeliydi “ 10 şey” yani “ölmeden önce en çok yapmak istediğiniz 10 şey?”  Başlık böyle olunca, yani orjinalindeki gibi, bu yazıyı yazmaya korkuyorum. En baştan dürüst olmak gerekirse

12 Eylül 2011 Pazartesi

AHMET ENES - CENNET


GÜZEL YORUM, GÜZEL ŞARKI, GÜZEL SES....

ÖLÜM

Aslında her şey yalan.
Bir varsın bir yoksun.
Ölümlü dünyadan bahsediyorum.
Sen neyin mücadelesini veriyorsun?
Bir varsın bir yoksun diyorum sen hâlâ koşuşturuyorsun.
Fani işlerin peşinden gidiyorsun.
Bu dünyada ölüm var.
Bugün varsan yarın yoksun.
Ne garip şey değil mi ölüm her şeyi bırakıp gidiyorsun.
Borçlarını, alacaklarını, sevdiklerini ve en sevdiğin eşyalarını...
Bilinmeyene yolculuk yapıyorsun.
Hiç dönmemek üzere gidiyorsun.
Kalanlar devam ediyor ama sen nereye gidiyorsun?
Kaç kişinin arkandan ağladığı önemli değil sen yalan oluyorsun.
Çok garip bir şey ölüm.
Kalbin duruyor, gözlerin kapanıyor.
Bütün düşüncelerin, mücadelelerin seninle toprak oluyor.
Bu dünyadan gidiyorsun ama arkanda ne bırakıyorsun?

                                                                        Cemil ÖZCAN

9 Eylül 2011 Cuma

SIKINTI



Blog âleminde yeni olmama rağmen hevesimi kaybetmiş durumdayım. Yazmak istemiyorum. Takip ettiğim blog arkadaşlarımın yazılarını bile okumak istemiyorum. Okumaya zorluyorum kendimi. Hiçbir şey yapmak istemiyorum aslında. Bilmiyorum neden sıkıntılı bir ruh halim var. Aslında her şey yolunda ama belki de beklentilerim yüksek.  İnsanoğlu doğası gereği hep daha fazlasını ister ya, benim mutsuzluğum da bu sebepten galiba.

  


Şaban Yılmaz
Spor delisi sayılabilecek ben ara ara sigara içer oldum. Bu konuda kendime çok kızıyorum. Daha önceleri bırakıp başladığım sigaraya bu aralar yine başlayabilirim diye de çok korkuyorum. Küçük bir çevrede yaşıyorum ve imkânlar kısıtlı. İmkânlar elverdiğince de buralardan kaçmaya çalışıyorum. Kısa gezilerden hoşlanıyorum. Gittiğim yerlerde yemek yemeği, gezmeyi ve sonrasında oturup çay kahve içmek yaptığım en büyük atraksiyonlardan. Hayatıma renk katmam gerek ama bu kısıtlı imkânlarla maksimum feyz alacağım neler yapabilirim bilmiyorum. 


 
Cemil ÖZCAN

24 Ağustos 2011 Çarşamba

GİT

Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git!

Git de şen şakrak geçen günlerine gün ekle,
Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle.

Git ki siyah gözlerin arkada kalmasınlar,
Git ki gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar.

16 Ağustos 2011 Salı

TERK-İ DİYAR

Oruç dolayısıyla açım ve insan aç olduğunda yiyecek ve içecekten başka bir şey düşünmez ama ben buralardan gitmeyi düşünüyorum; çok uzaklara, farklı mekanlara, farklı hayatlara... Bilmediğim yaşamları keşfetmek istiyorum.


Atlantik okyanusunu görmek istiyorum mesela ya da Hindistan’ı. Dalgıç olup Adriyatik’e dalmak ve sualtı canlılarını görmek istiyorum. 

15 Ağustos 2011 Pazartesi

11 Ağustos 2011 Perşembe

BAYANLARI ANLAMAK


Bayanlar anamızdır, ablamızdır, kız kardeşimizdir, sevgilimizdir, eşimizdir, teyzemiz, halamızdır  ama bayanları anlamak pek mümkün değildir biz erkekler için. Çünkü davranışları erkeğe çok saçma gelir bazen. Belki erkeklerin davranışları da bayanlara garip gelir ama birazdan vereceğim örneklerden sonra bana hak verir misiniz bilemiyorum?

Bayanların anlam veremediğim en bariz iki davranışı:

1- Tatile gidip denize girmek yerine güneşlenmeleri.
2- Okula gidip derse girmek yerine kantinde oturmaları.


Anonymous Facebook’a Savaş Açtı




RESİM: resim.thgtr.com

Anonymous isimli uluslararası bilgisayar korsanları aktivist grubu, 5 Kasım’da Facebook’a saldırıda bulunacağını yazılı ve videolu olarak duyurdu.